Angajman kuralları bir ülkenin kara, hava ve deniz kuvvetleri ile diğer askeri unsurlarının kuvvet kullanımı durumlarında uygulaması gereken askeri emirleri tanımlayan bir kavramdır. Söz konusu kavrama ilişkin tanıma ilk kez 1958 yılında ABD’nin Askeri ve Ortak Terimler Sözlüğü’nde yer verilmiştir. Soğuk Savaş boyunca ABD ve Sovyetler Birliği’nin küçük bir olayın bile nükleer bir savaşa dönüşebileceğinden, uluslararası hukukun kuvvet kullanımını yasaklaması, teknoloji alanındaki gelişmeler ve barışı koruma operasyonlarında askeri güçlerin artan kullanımı, angajman kurallarına duyulan ihtiyacı artırmıştır.
Angajman kuralları bir ülkenin, başka bir ülkenin toprak bütünlüğünü tehdit etmesi, hava sahasını ve karasularını ihlal etmesi durumunda verilecek askeri tepkinin şartlarını ve sınırlarını belirlemektedir. Askeri kuvvetlerin ne zaman, hangi koşullarda, nerede, nasıl ve kime karşı kullanılacağını ve yetkili merciler tarafından kullanılacak silahlı gücün kapsam ve derecesinin ne olacağına dair yetkilendirme hususlarını içermektedir. Angajman kuralları belirlenirken olası senaryolar ve var olan durumun askeri ve siyasi boyutları hesaplanmalıdır. Silahsız gruplara ve sivillerin mülklerine nasıl davranılacağı, meşru müdafaa durumundaki güç kullanımı, düşman ateşinin nasıl geri çevrileceği, esir alma ve düşmanlık seviyesinin belirlenmesi ve benzeri durumlarda uygun eylemlerin ne olacağı bu kurallar çerçevesinde belirlenmektedir. Angajman kuralları ile askeri bir harekatta yer alan unsurlara politik emirler vermek ve sınırlamalar getirmek mümkün hale gelmektedir.
Kimi ülkelerde angajman kuralları ülkenin silahlı kuvvetleri için bir kılavuz niteliği taşırken, kimi ülkelerde ise kanuni bir emir olarak kabul edilmektedir. Her ülkenin kendi angajman kuralları olmayabilir. Bundan dolayı bazı ülkeler uluslararası angajman kurallarını benimsemektedir.