Bakan Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Stoltenberg’in Kahramanmaraşlı merkezli depremlerin ardından NATO’nun Türkiye’yle dayanışmasını sergilemek için burada olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, Stoltenberg’in NATO’nun yapabilecekleri konusunda en başından beri aktif bir tutum sergilediğini, mesajlar attığını ve ilave neler yapabileceklerini sorduğunu dile getirdi.
Çavuşoğlu, bu süreçte gösterdikleri dayanışma ve verdikleri destek için Stoltenberg’e teşekkür etti.
Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan ve toplamda 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin yaralarının sarılması çalışmalarına diğer NATO müttefiklerinin de destek verdiğini ve arama kurtarma ekipleri gönderdiğini anlatan Çavuşoğlu, “Sahadaki arama kurtarma personelinin 3 bin 500’den fazlası müttefiklerimizden geldi. Acil insani ihtiyaçları karşılamak üzere ayni ve nakdi yardımlarda bulundular. NATO makamları ilk andan itibaren taleplerimiz doğrultusunda hızla harekete geçti.” dedi.
Bakan Çavuşoğlu, NATO Avrupa-Atlantik Afet Mukabele Eşgüdüm Merkezinin (EADRCC) bu yardımları başından beri koordine ettiğini belirterek “NATO Konseyi, ittifakın envanterinde bulunan kış koşullarına uygun konteyner ve çadırların ülkemize gönderilmesini kararlaştırdı. 3 bine yakın kişiye barınma imkanı sağlayacak bu proje ilk etapta 6 ay hizmet verecek, ihtiyaç olursa daha da uzatılabilecek. Bunların İskenderun ve Hatay’da hizmete geçirilmesi öngörülüyor. Bu barınma imkanlarının süratle ulaştırılması, kurulmaları ve de işletilmesi için birlikte çalışıyoruz. Sahada arkadaşlarımız NATO ekipleriyle ön çalışmaları da sürdürüyorlar.” diye konuştu.
“Pakistan’dan çok sayıda çadır temin ediyoruz”
Bunun için dün NATO müttefiklerinden stratejik hava nakliye imkanlarını acilen devreye sokmalarını istediklerini vurgulayan Çavuşoğlu, Stoltenberg’in müttefiklerden NATO envanterinden 40 konteynerlik bir paketin ve Pakistan’daki 20 bin kışlık çadırın süratle nakledilmesi için gerekli nakliye uçaklarının sağlanmasını talep ettiğini aktardı.
Bakan Çavuşoğlu, “Pakistan’dan çok sayıda çadır temin ediyoruz. Siparişlerimizi de verdik. Bu çadırların da hızlı bir şekilde ülkeye gelmesi için diğer imkanlarımızı da seferber etmiş durumdayız. Bazı dost ülkelerden de hava kargo uçakları ülkemize geldiler.” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Stoltenberg’in bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de görüşeceğini ve ardından deprem bölgesine gideceğini dile getirerek orada Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar tarafından karşılanacağını ve NATO’nun sağlayacağı barınma merkezlerinin hazırlıklarını yerinde göreceklerini söyledi.
Öte yandan bugün Stoltenberg ile bazı bölgesel konuları da değerlendirdiklerine işaret eden Çavuşoğlu, Ukrayna’daki savaş, Tahıl Anlaşması’nın uzatılması ve Zaporijya Nükleer Santrali’ndeki son durum gibi konuları ele aldıklarını kaydetti.
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyeliği
Çavuşoğlu, ayrıca İsveç ve Finlandiya’nın üyelik süreciyle ilgili beklentileri ve Madrid’de imzalanan Üçlü Muhtıra’nın yükümlülüklerinin yerine getirilmesi konusunu da vurguladıklarını belirterek İsveç’teki son zamanlardaki provokasyonların “hiç faydalı olmadığının” altını çizdi.
Türkiye olarak her zaman NATO’nun güçlenmesinden yana olduklarını vurgulayan Çavuşoğlu, NATO’nun daha da güçlü hale gelmesi için Türkiye olarak NATO faaliyetlerine gerekli desteği vermeye devam edeceklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Finlandiya’yla ilgili farklı bir mesaj verebiliriz.” açıklamasının ardından bunu ilgili ülkelerle ve NATO ile de görüştüklerini bildiren Çavuşoğlu, “Yani bunun anlamı şudur; Finlandiya’nın NATO üyelik sürecini İsveç’ten ayrı bir şekilde değerlendirebiliriz.” dedi.
Çavuşoğlu, bu konunun Cumhurbaşkanı Erdoğan ile NATO Genel Sekreteri Stoltenberg görüşmesinde de gündeme geleceğine dikkati çekerek “Bu iki ülkenin üyeliğiyle ilgili Türkiye’nin başından beri sergilediği tutum gayet açık, nettir. Arkasında da hiçbir gizli gündem yoktur. Türkiye’nin endişelerinin karşılanması gerekiyor. Sadece sözde değil, uygulamada da.” diye konuştu.
Öte yandan Stoltenberg’in açık sözlü olduğunu ve NATO’nun birliği, beraberliği ve güçlenmesi için fedakarca çalıştığını anlatan Çavuşoğlu, Madrid’de Üçlü Muhtıra’yı imzalarken de beraber olduklarını hatırlattı.
“(İsveç’ten) Şu anda henüz daha istediğimiz somut adımları görmedik”
Çavuşoğlu, İsveç ve Finlandiya’nın attığı olumlu adımları pozitif karşıladıklarını belirterek şunları kaydetti:
“Fakat özellikle İsveç’in bu Mutabakat Zaptı’nın ya da buradan kaynaklanan yükümlülüklerini tamamen yerine getirdi demek gerçekçi bir yaklaşım olmaz. Şu anda henüz daha istediğimiz somut adımları görmedik. Burada kanunları daha da katılaştırmak için adımlar attılar, anayasa değişikliği yaptılar. Fakat bu değişikliği niçin yaptılar? Özellikle de Ahitname’de olduğu gibi terörizmin finansmanı, insan devşirme, terör propagandalarını önlemek için yaptılar. Şimdi kanun değişti ama aynı faaliyetler, PKK/YPG’nin faaliyetleri devam ediyor. İnsan devşirme, terörizmin finansmanı ve PKK’nın paçavraları, bölücü başının posterleriyle hepsi devam ediyor.”
İsveç’in bu yasaları sözlerini tutmak ve bu faaliyetleri önlemek için çıkardığını dile getiren Çavuşoğlu, “Bu yasaların gereğini yerine getirmek zorundalar. Nasıl DEAŞ’ın bu tür propagandasına izin vermiyorlarsa, PKK’nın propagandalarına da izin vermemesi gerekiyor.” dedi.
“Kur’an-ı Kerim’in yakılması “insanlık suçudur”
Çavuşoğlu, öte yandan nefret suçu olan Kur’an-ı Kerim’in yakılmasının, “sadece bu iki ülkenin NATO üyeliği bağlamında değerlendirmenin yanlış” olacağını belirterek şöyle devam etti:
“Bunları yapanların, bu iki ülkenin, özellikle İsveç’in üyeliğini engellemek için yaptıklarını da biz biliyoruz, PKK’nın da bu akıldan yoksun insanların da yaptıklarını. Fakat bu bir nefret suçudur, insanlık suçudur, ırkçılıktır. Irkçılık ve nefret suçu da uluslararası hukuka aykırıdır, insan haklarına aykırıdır. Bu bir suçtur. Bana göre suç, ona göre suç değildir. Antisemitizm de insanlık suçudur, Hristiyan düşmanlığı da insanlık suçudur, İslam düşmanlığı da insanlık suçudur ve nefret suçudur. Bunları her ülkenin yorumuna göre değil de uluslararası normlara göre adım atmamız ve bunları önlememiz gerekiyor.”
Öte yandan Finlandiya ile ilgili ciddi bir sorunlarının olmadığını da söyleyen Çavuşoğlu, İsveç’in bu konularda somut adımlar atması gerektiğine işaret etti.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken’ın Türkiye ziyareti
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın Türkiye’ye 19-20 Şubat’ta yapacağı ziyaretin, kendisinin 18 Ocak’ta Washington’a yaptığı ziyarette planlandığını anlatan Çavuşoğlu, “Kendisi, Münih Güvenlik Konferansı öncesi ya da sonrası gelmek istediğini söylemişti. Daha sonra arkadaşlarımız bunun üzerinde çalıştılar. Hatta bir ara bugün ve yarın burada olması planlanıyordu. Daha sonra Münih’ten sonra geleceklerini söylediler.” dedi.
Blinken’ın pazar günü Münih’ten deprem bölgesine geçeceğini, pazartesi günü de Ankara’ya intikal ederek, sabah kendisiyle görüşeceğini ifade eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Elbette depremle ilgili verdikleri destek için kendilerine teşekkür edeceğiz. Sık sık ilave yapabileceğimiz bir şey var mı diye de sordular. İki defa beni aradı depremden sonra Blinken, teşekkür ediyorum ama sürekli gerek Ankara’dan gerekse Washington’dan misyonlarımız ve bakanlarımız aracılığıyla bizlere ilave yapacakları bir şey olup olmadığını sordular, katkı da veriyorlar. Teşekkür ediyoruz.”
Türkiye ile ABD arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden’ın Roma’da mutabık kaldığı stratejik mekanizma olduğuna da dikkati çeken Çavuşoğlu, “Bunları görüşeceğiz, ikili ilişkilerimizi de görüşeceğiz. Mutlaka İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyelikleri de gündeme gelecektir. NATO ile ilgili yani müttefikler arasında dayanışmanın arttırılması, ikili ve bölgesel konular, Ukrayna’daki savaş mutlaka gündeme gelecektir ama gündemle ilgili üzerinde mutabık kaldıktan sonra arkadaşlarımız çalışıyor ve de görüşmemizden sonra yaptığımız basın toplantısında sizlere ilave bilgiyi aktaracağız.” dedi. AA